Kayıtlar

Geri Dönmek

     Bu blogda son yazımın üzerinden dört yıl kadar zaman akıp gitmiş. Dört yılda ne değişti de şimdi tekrar yazma ihtiyacı duydum bilmiyorum ancak hiç değilse neler yazacağım hakkında belirli seviyede bilgim  var. Öncelikle, bu blogda daha fazla içerik yayınlamayı planlıyorum. Bu içeriklerin bir kısmı, bir süredir ekşi sözlükte yazmış olduğum yazıların kopyaları veya genişletilmiş halleri olacak. Ayrıca, bir kısım yazılarım, blogu açarkenki niyetimin aksine, mühendislik hakkında ve favori hobim olan iktisat bilimi çerçevesinde kısa bilgiler ve naçizane (cahilane) birtakım yorumlar suretinde olacak.  Aslında söyleyecek çok fazla şey olmadığını farkedip bu yazıyı burada sonlandırıyorum ve "Küreselleşme ve Para Birimlerin Volatilitesi" isimli yazımı yazmakla meşgul olacağım.

SOSYAL KİMLİKSİZLİĞİMİZ

Resim
Sosyal medyanın hayatımıza kazandır(ama)dıkları "Bugün sosyal medyada faydalı ne yaptın?"         Sosyal medya artık hayatımızın parçası, hatta önemli bir parçası. Kimilerimiz sosyal medya hesap bildirimlerini kontrol etmeksizin on beş dakika geçiremezken, bu dünyanın tamamen dışında kalmayı başarabilenler de var. Sosyal medyayı hayatımızın böylesine önemli bir parçası haline getiren nedir? Bu yayınımızda sosyal medyanın insanlar üzerindeki psikolojik ve fiziksel etkileri üzerinde duracağız.          Ekranlar, sosyal dünyaya açılan pencerelerimiz.  Bu ekranların yaydığı mavi ışık ise göz ve uyku sağlığımız için tehdit oluşturuyor. Melatonin isimli hormonu duymamış olabilirsiniz. Basit tabirle melatonin, epizfiz bezinde uyku esnasında salgılanan ve birçok önemli göreviyle birlikte uyku kalitesini de artıran bir hormondur. Melatonin hormonunun molekül yapısı. Melatonin salgısını engelleyen unsurlardan birisi de elektronik cihazlarımızın ekranları

NELER KONUŞACAĞIZ BİZ BURADA?

Resim
Yeni bir blog, daha yeni yazılar, yeni hevesler, farklı duygular...            Öncelikle herkesi en iyi dileklerimle selamlıyorum. İlk yayınımızı, bloğumuzun gelecek yayınları ve söylem biçimine ayırmayı uygun gördüm.            Bloğumuzun başlığından da anlaşılacağı üzere hayattan bahsedeceğiz. Kimi zaman kendi içimize, kimi zaman da topluma yöneleceğiz ve bunu yaparken kimseyi incitmek gayesiyle değil aksine doğru yolu beraber keşfedip, beraberce süluk etmek amacını güdeceğiz. Yani insanı ve insanı insan etme potansiyelini saklayan hayatı ele alacağız. " İki kapılı bir handa gidiyorum gündüz gece..."            Evet, insan bir yolcudur ve her yolcu yolculuğu süresince bir kılavuza muhtaçtır. Şimdilerde kılavuzluk görevini gps uyduları ve akıllı telefonlarımız üstlenmiş durumda. Hangimiz cep telefonumuzun, pilini doldurmadan üstelik ekstra önlemler almadan uzun bir yolculuğa çıkıyor? Hepimiz buna azami ehemmiyet veriyoruz çünkü kılavuzumuzu ka